Bornocu Ersan 11 Kasım 2015 Çarşamba



Operatif Masonluktan, Spekülatif Masonluğa geçişin ilk defa İngiltere'de gerçekleştiği bilinmektedir. Bunun sebebi de vardır. Gerçekten Ortaçağın sonlarında Londra şehrinde yürürlükte olan esaslara göre dernek kurmak ve toplanmak hürriyeti sadece korporasyonlara tanınmıştı. Başka kişiler için böyle bir hürriyet kabul edilmemişti. İşte kendi aralarında toplantılar yapmak, buluşlarını, fikirlerini ve cemiyet olayları hakkındaki düşüncelerini paylaşmak isteyen fikir, ilim ve sanat adamlarının bir takım korporasyonlara girmek ihtiyacını, hatta zaruretini hissetmelerinin sebebi bu olmuştur. Diğer korporasyonlara nisbetle duvarcı ve inşaatçıların korporasyonunun tercih edilmesi de, bu korporasyona mensup olanların İngiltere ve Avrupanın çeşitli ülkelerinde seyahat etmeleri ve gittikleri yerlerde vergi ve yargı hakkı gibi bir takım ayrıcalık ve dokunulmazlıklara mazhar olmaları idi.

Operatif Masonluğa bu şekilde kabul edilen ve esasta inşaatçılıkla ilişkileri bulunmayan bu şahısların, önceleri, simyakerlik ve şifalı iksirler bulmak ve dağıtmakla uğraşan ve Christian Rosenkreutz adındaki yarı tarihî ve yarı efsanevî bir şahsın kurduğu bir topluluğu devam ettirmek isteyen rozikrüsyenler olduğu söylenir, hatta o zamana kadar çırak ve kalfa olarak ikiye ayrılmış olan, yani iki derece üzerinden çalışan operatif Masonluğun sinesi içinde kurulan ustalar grubunun, diğer bir ifade ile üçüncü derecenin bu rozikrüsyenler tarafından eklendiği de ileri sürülmektedir.

Zamanla sadece spekülatif Masonlardan terekküp eden bu Localar, bu durumlarını, yani ilk üç derecelik çalışma düzenlerini uzun süre devam ettirdiler. Nitekim 1717 tarihli ilk nizamî kuruluş bu üç dereceyi benimsedi. Yüksek derecelere geçişin Chevalier de Ramsay'ın nutku ile başladığı kabul edilmektedir. Skoçya'lı bir asilzade olup 1730 yılında Skoçya'da tekris edilen ve Fransa'ya yerleşip, Fenelon'un kâtipliğini yapan Chevalier de Ramsay, Paris'teki bir Loca'ya tebenni edip de bu Locanın hatipliğini yaparken, 1735 yılında yapılan bir tekris töreni sırasında yeni tekris edilmiş Kardeşlere hitaben bir konuşma yapar.

İlerde aynen çevirisini göreceğimiz bu konuşmasında, Ramsay Haçlı seferlerinden dönen Şövalyelerin Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde şövalyelik geleneklerini devam ettirmek üzere Mason Localarını kurduklarını, gayenin bütün insanlığı kapsamına alacak bir aileye vücut vermek, herkesin bir şövalye gibi davranmasını sağlamak olduğunu, ancak zamanla Localara bu gayeye erişmek açısından asla elverişli olmayan kimselerin alındığını, bu sebeple Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde kurulan Mason Localarının eski safiyet ve tesanüdünü kaybettiğini halen şövalyelik geleneklerinin eski temizliği ve saflığı ile sadece Skoçya'da yaşamakta olduğunu, bu itibarla Kıt'a Avrupası Masonluğunda bir reform yapmanın, denenmiş ve seçilmiş Masonları toplayarak, Skoç geleneğine uygun Localar kurup, Masonluğu derinlemesine incelemenin gerekli bulunduğunu söylemiştir.

Fakat en esaslı değişiklik Fransa'da vukua geldi. Esasen 1650 yılında Cromwell'in önderlik ettiği isyan sonucunda İngiltere Kralı Birinci Charles'in kafası kesilip Krallık rejimine son verilince, Kralın oğlu olup, sonraları İkinci Charles unvanı ile İngiltere tahtına çıkacak olan Charles Stuart, taraftarları ile birlikte Fransa'ya sığınmış ve ilk olarak Arras şehrinde yerleşmişti. Bu şehir halkından gördüğü hüsnü kabule bir karşılık olmak üzere de Arras'da ilk Rose-Croix şapitrini kurmuştu. Ancak bu şapitrin yüksek dereceler üzerinden çalışmaya başlaması çok daha sonralara, yani 1745 yılına rastlar.

Chevalier de Ramsay'in nutkundan sonra ise Fransa'da 1740 - 1745 yılları arasında şövalyelik geleneklerini devam ettirmek maksadıyla, Templiers, Saint Jean, Rodos, Malta, Kutsal Salip Şövalyeleri adlarını taşıyan çeşitli Locaların kurulduğuna şahit olmaktayız. Fakat Ritimiz açısından en önemli olan olay 1743'te Bordeaux'da «La Parfaite Harmonie» Locasının kurulmuş olmasıdır. Gerçekten İkinci Charles'in taraftarları bu Şehirde toplanmışlar, kendi aralarında toplantılar yaparak, «dul kadının çocuğu» diye adlandırdıkları İkinci Charles'in bir ordu kurması için para toplamışlar, bu para ile meydana gelen ordunun başında İngiltere'ye geçen İkinci Charles Cromwell'e yenilerek tekrar Fransa'ya kaçmış fakat Cromwell ölüp de yerine oğlu geçince, tekrar İngiltere'ye gitmiş ve toplanan yeni ordunun başına geçerek genç Cromwell'i yenmiş ve tahta çıkmıştı. Bu itibarla Bordeaux'nun yerleşmiş bir Masonik geçmişi vardı.

«La Parfaite Harmonie» Locasının kurucuları arasında Jamaika'lı bir melez (creole) olup, ticaretle uğraşan Etienne Morin Kardeşte vardı.

1778'de Bordeaux'da «Les Parfaits Elus» Locası kurulmuş ve bu Loca 14. derece üzerinden çalışacağını bildirerek bu 14 derecelik Rit'e de «Rite d'Heredome» adı verilmişti. Heredom diye bir şahıs ne tarihte ne de mitolojide bulunmadığına göre bu ismin nereden geldiği ve niçin seçildiği belli değildir. Etienne Morin Kardeş bu Locanın da kurucuları arasındadır. 1754 yılında Paris'te Clermont Hâkim Şapitri kurulmuş ve bu Şapitr 25 derece üzerinden çalışmaya başlamışsa da herhangi bir Rit'e bağlılığını açıklamamıştır.

1758'de Paris ve Bordeaux'da Saint Jean Kudüs Hâkim Şapitri kurulmuş ve bu Şapitr de 25 derece üzerinden çalışacağını bildirmiştir. Şapitr'in sonuncu ve 25. derecesi «Doğu ve Batı İmparatorluğu Hâkim Konseyi» adını almıştır. Bordeaux'daki Konsey 1761'de Amerika'ya gidecek olan Etienne Morin Kardeşe, bu kıtada Doğu ve Batı İmparatorluğu Konseyini oluşturmak ve bu maksatla uygun gördüğü Kardeşlere 25. dereceyi vermek yetkilerini ihtiva eden bir berat (patent) verir ve bir yıl sonra, yani 1762'de bu 25 derecelik Rit'e «Rite de Perfection» adını vererek, bunun 35 maddelik Anayasasını, Büyük Konseyin (25.Derece) ve Büyük Konsistuar'ın (23.Derece) Tüzüklerini kabul eder. Bordeaux Anayasası diye anılan bu Anayasanın 1. maddesi şu hükmü ihtiva eder:

«Din, Kadiri Mutlak Allaha karşı ifası zarurî bir ibadet olduğu cihetle, Masonluk prensiplerinin kendisine açıklanacağı ülkede kabul edilmiş olan dinin mükellefiyetlerine tâbi olmayan bir kimse, bu Rit'teki derecelerin kutsal misterlerine inisiye edilmeyecektir»

Böylece 1762 Bordeaux Anayasası, Rit'in kurulduğu ülkede câri olan dine mensup olmayan kimselerin o ülkedeki Rit'e kabul edilmelerini engellemekte idi. Bu böyle olmakla beraber, 1762 ile 1778 yılları arasında Avrupa'da diğer bazı Rit'ler de ortaya çıkmıştır. Bu Rit'leri şu şekilde belirtmek mümkündür:

a) Rite des İllumines (6 dereceli - Avignon'da)

b) Rite Templier (9 dereceli - Paris'te)

c) Rite Martiniste (7 dereceli - Almanya'da)

d) Rite Hermetique (52 dereceli - Fransa'da)

e) Rite des Philatheles (13 dereceli - Fransa'da)

f) Rite Philosophique Ecossais

g) Les İlluministes de Baviere (2 sınıf - Münih'te Alman İllüminist Weishaupt tarafından kuruldu)

h) Rite de Grand Prieure de Gaule


1784 yılında Morin, kendisine verilmiş olan Patenti hâmil olarak, Jamaika'ya varır. Yolda büyük maceralar geçirmiş, bindiği gemi Fransa ile harp halinde bulunan İngiliz donanması tarafından zaptedilerek kendisi esir edilmiş, bir müddet Skoçya ve İngiltere'de kalmış, İngiliz Masonlarının yardımı ile kurtulmuş ve seyahatine devam etmiştir. Jamaika'da Morin bu adada büyük şeker kamışı çiftliklerinin sahibi olan iki Fransız Masonu ile karşılaşır. Bunlardan biri Kont de Grasse-Tilly, diğeri de daha sonra onun kayınpederi olacak olan Delahogue'dür. Morin bu iki Kardeşe elindeki Patent'e dayanarak Rite de Perfection'ın 25. derecesini tevcih ettikten ve kendi yetkileri ile onları teçhiz ettikten sonra yoluna devam eder. Bir anlatışa göre de New York'ta sefalet içinde ölür. Bundan iki yıl sonra 1 Mayıs 1786'da Berlin'de Prusya Kralı Büyük Frederik 9 tane 25 dereceli Kardeşi toplar ve 25 derecelik Rite de Perfection'u 33 dereceye çıkarmak, daha önceki bütün Ritleri ihtiva etmek ve bu dereceleri feshetmek hususunda bir karar alır. Bu yeni derece Skoç geleneklerine bağlı ve daha eski Ritleri ihtiva ettiği için, 33 derecelik bu Rit'e Eski ve Kabul edilmiş Skoç Rit'i adı verilir. Aynı zamanda 1762 tarihli Bordeaux Anayasasının birçok maddelerini tâdil eden ve ancak yeni hükümlerle çatışmayan eski hükümlerin yürürlükte kaldığını ilân eden ve Berlin Anayasası diye anılan yeni bir Anayasa da kabul edilir.

Büyük Frederik'in aynı yılın Ağustos ayında ölmesi sebebiyle bu toplantıya hastalığı yüzünden katılamadığı, metnin altındaki imzanın sahte olduğu hususunda söylentiler mevcutsa da, toplantıda hazır bulunanların inanılır beyanları karşısında buna ihtimal vermek mümkün değildir. 1768 Anayasasının biri Lâtince diğeri de Fransızca olan iki metni kaleme alınır. Her iki metinde 33. derecenin Yüksek Şûra olduğu, bir ülkede tek bir muntazam Yüksek Şûra bulanabileceği, Yüksek Şura bulunmayan bir ülkede 33. dereceyi haiz bir Hakim Büyük Umumi Müfettiş'in bu dereceyi başka bir Kardeşe, bunların da bir üçüncüsüne tevcih edebileceği ve böylece en az dokuz 33 dereceli Kardeşin bir araya gelmesiyle Yüksek Şura'nın kurulmuş olacağı belirtilmekte ise de, Lâtince versiyonunda bu dokuz Kardeşten en az dördünün ülkede câri olan dine mensup olmalarının şart olduğu belirtildiği halde, Fransızca metinde en az beş Kardeşin yani Yüksek Şurayı terkip eden Kardeşlerin ekseriyetinin hristiyan olmalarının gerekli bulunduğu ifade olunmakta ve her iki metin aynı kuvveti haiz bulunduğu için, hangisinin doğru olduğu bilinmemektedir.

1791 yılında Jamaika'da ilk büyük zenci ayaklanması patlak verince, Fransız çiftlik sahipleri ve onlarla birlikte De Grasse-Tilly ile Delahogue Kardeşler Amerika Birleşik Devletlerine sığınırlar. Güney Carolina'daki Charleston şehrine yerleşen bu iki Kardeş, bu şehirde yaşayan bir kısmı Fransız menşeli 9 Amerikalı Kardeşi 25. dereceye yükseltirler ve bu şehirde Rite de Perfection'u kurarlar.

1801 yılının 31 Mayısında «Charleston'lu 9 centilmen» diye anılan bu dokuz Kardeş, Berlin Anayasasını benimsediklerini ve Charleston'da 33 dereceli Eski ve Kabul Edilmiş Skoç Riti'ni kurduklarını ilân ederler ve Kont De Grasse-Tilly'ye Avrupanın her hangi bir yerinde bu Rit üzerinden çalışan Yüksek Şuraları kurmak ve Kardeşlere 33. dereceyi tevcih etmek yetkilerini hâvi bir Patent verirler. Bundan böyle ilk kurulan Yüksek Şura olmak itibariyle Charleston'daki Yüksek Şura «Ana Yüksek Şura» diye anılır ve bu Yüksek Şura tarafından tanınmış olmayan bir Yüksek Şura muntazam olarak kabul edilemez.

Avrupa'ya gelen De Grasse-Tilly 1804'te Fransa'da (Paris) 1807'de İtalya'da (Milano), 1811'de İspanya'da, 1817'de de Belçika'da Ana Yüksek Şuraları'na bağlı olarak Yüksek Şuralar kurar.

1853 yılında Kırım savaşı dolayısıyla müttefik İngiliz orduları ile birlikte İstanbul'a gelen İngiliz Masonlarının önayak olmaları ile Türkiye'deki Masonlar, Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın oğlu ve Prens Said Halim Paşa'nın babası olan, Mısır prenslerinden Mehmet Abdülhalim Paşa'yı İstanbul'a davet ederler. Fransa'da 33. dereceyi ihraz etmiş olması muhtemel olan Abdülhalim Paşa, 9 biradere bu dereceyi tevcih eder ve 24 Haziran 1861 tarihinde Türkiye Yüksek Şurasını kurar ve ilk Hakim Büyük Amir olarak seçilir.

Ancak çeşitli ülkelerde kurulan bu Yüksek Şuralar arasında bir bağ olmadığı gibi, her Yüksek Şuranın değişik derecelerde uyguladığı ritüeller arasında büyük farklar mevcuttu. Bunları birleştirmek ve Yüksek Şuralar arasında daha sıkı münasebetler tesis etmek maksadıyla 1875 yılında Lozanda 9 Yüksek Şuranın temsilcilerinin katıldığı bir konferans tertiplenir. Konferans Bordeaux Anayasası ile Berlin Anayasasının lâtince metnini esas tutarak şu kararlara varır:

1- Ana Yüksek Şuranın yetkileri tanınmış ve kabul edilmiştir.

2- Bütün Yüksek Şuralar bir Konfederasyon vücuda getirecek tarzda bir birlik teşkil edecektir.

3- Bir Prensipler Beyannamesi kabul olunmuştur.

4- Eski ve Kabul Edilmiş Skoç Riti'nin amaçlarını belirten bir manifesto kaleme alınmıştır.

5- Her derecenin Tuileur'üne (yani merasim esaslarına) kesin şekil verilmiştir.


Ancak Lozan Konferansı başarılı olmamış, bütün imzalar geri alınmış ve hiçbir Yüksek Şura bu anlaşmaları tasdik etmemiştir.

Esas anlaşmazlık Prensipler Beyannamesinde tarif edilmeye kalkışılan Evrenin Ulu Mimarı kavramından doğmuştur. Bu kavram birçok Yüksek Şurayı tatmin etmekten uzaktı. Daha sonra ABD Güney Jüridiksyonu Yüksek Şurası diye anılan Ana Yüksek Şura, konfederasyon fikrine karşı çıkıyor, bu Konfederasyon sebebiyle Amerika'da Güneylilerle Kuzeyliler arasında iç savaşın çıktığını hatırlatıyordu. İngiltere de Konfederasyon kurulmasının bir Yüksek Şuranın kendine eşit ve kendinden üstün bir başka masonik kuvvet tanımaması esasına aykırı olduğunu ileri sürüyordu. Şurasını belirtelim ki, o tarihten beri İngiltere Yüksek Şurası, Avrupa Hakim Büyük Âmirlerini her yıl, Dünya Hakim Büyük Âmirlerini de beş yılda bir toplayan Milletlerarası Konferansların hiç birine katılmamakta, sadece belirli aralıklarla tertiplenen İngilizce konuşan Yüksek Şura Hakim Büyük Âmirini bir araya getiren konferanslara iştirak etmekte, İrlanda ve Skoçya Yüksek Şuraları da aynı tutumu takip etmektedir.

1877 yılında Avrupa Yüksek Şuraları'nın temsilcileri Edinbourgh'da biraraya gelerek Evrenin Ulu Mimarı kavramını İngiltere Yüksek Şurasının buna izafe ettiği manaya uygun bir şekilde tarif etmeyi kararlaştırdılar. Edinbourgh toplantısında kabul edilen ve toplantı sonunda yayınlanan bildiride yer alan hüküm şudur:

« Masonluk, başlangıcında olduğu gibi, şimdi de Evrenin Ulu Mimarı'nın, yani Allah'ın varlığını ve ruhun ölümsüzlüğünü ilân eder»

Buna rağmen İngiltere Yüksek Şurası'nın tutumu değişmediği gibi, farklı Ritler de kurulmamış değildir. Halen yüksek dereceler üzerinden çalışan Rit'leri şu şekilde açıklayabiliriz:

1- Fransız Riti veya modern Rit

2- 66 dereceli Memfis ve Mizraim Riti

3- Düzeltilmiş Skoç Riti

4- Anglo-Sakson Rit'leri ki bunlar da Mark Mason ve Royal Arch diye ikiye ayrılır

5- Skandinav Riti (Danimarka - İzlanda - Norveç ve İsveç'te)

6- Sembolik Rit (İtalya'da)

7- Martinist Riti (Almanya'da)

8- Amerikan veya York Riti (ABD'de 14 dereceli)


Halen durum bu merkezdedir. Lozan Konferansı sonuçsuz kalmışsa da Ritüelleri birleştirmek hususunda büyük gayret sarfetmiş ve hemen bütün Yüksek Şuralar Lozan'dan ilham alarak kendi derecelerine ait Ritüelleri vücuda getirmişlerdir.

Ancak bu konuda bütün Yüksek Şuraların büyük bir şansı daha olmuştur. Merkezini Charleston'dan Washington D.C.'ye nakletmiş olan Ana Yüksek Şuranın peşpeşe seçtiği iki Hakim Büyük Âmir, Albert PİKE ve Henry CLAUSEN Kardeşler, Ritüellerin belirlenmesinde ve tefsirinde büyük gayret sarfetmişler ve kitapları Eski ve Kabul Edilmiş Skoç Riti'nin anlaşılması bakımından paha biçilmez yararlar sağlamıştır.

Bu yazı ; Bornocu Ersan Tarafından yazılmış olup, , , , kategorisine eklenmiştir. Bu ve buna benzer yazıları RSS 2.0 . ile takip edebilir, ve eğer istersende bu yazıya 1 yorumda sen yapabilirsin!

0 yorum for " Eski ve Kabul Edilmiş Skoç Riti'nin Tarihçesi "

Cevap Bırakın

Reklam